Nitekim bu, birçoğumuzun korkulu rüyalarından biri olan 'matematik dersleri' için de geçerli! Şayet aşağıda sıraladığımız adımları uygularsanız, zor olanın nasıl adım adım kolaya dönüştüğünü kendi gözlerinizle görebilirsiniz...
Öncelikle 'sabır' çok önemli... Yalnız matematik için değil, tüm bilim dallarında başarının birinci şartı sabırdır. Dolayısıyla; eğer sabırlı değilseniz, aksine aceleci bir kişiliğe sahipseniz, hiç boşuna öbür adımlara geçmeyin. Zira matematik bir süreçler bütünüdür. Yürümeyi öğrenmeden koşamazsınız. Sabırlı olmaya çalışın; çünkü zamana yayılan matematiksel öğrenme, analitik aklın da temelini oluşturmaktadır.
Şu iki soru çok önemli... 1. 'Niçin matematik öğreniyorum?' 2. 'Bu dersi öğrenmezsem ne olur?' Bu iki soruya mantıklı birer yanıt bulduğunuzda zaten işin %50’sini bitirmiş olacaksınız. (Yani hedefiniz belli olmalı; belli olmalı ki matematiğin sizin için ne kadar gerekli olduğunu, yaşamınızda ne kadar değerli bir yere sahip olduğunu anlayabilmeniz mümkün olsun.)
Bir diğer önemli husus ise öğrenme süresi... Her insanın öğrenme süresi farklıdır; kimisi bir konuyu ya da bir teoremi 1 saat içinde anlarken, kimisi içinse bu süre 1 aya dahi çıkabilir. (Sakın aklınıza 'ben de gerizekalılık mı var?' gibi bir düşünce gelmesin. Ama eğer gelirse, tarihteki önemli bilim insanlarını hatırlayın. Zira pek çok büyük bilim insanı, en küçük bir başarı adına yıllarını harcamaktan çekinmemiştir.)
Planlı olun… Şayet herhangi bir planınız yoksa; neyi, ne zaman yaptığınızın da en azından orta ve uzun vadede hiçbir önemi kalmayacaktır. (Mevcut eğitim sistemimizin en önemli eksiği de budur nitekim, yani plansız ilerleme gayreti! Matematikte hangi konuda eksiniz, hangi konuda artınız olduğunu fark edin ve bu doğrultuda bir plan geliştirin.)
Kendinizi ödüllendirmekten kaçınmayın... Büyük veya küçük hiç fark etmez, olası bir başarıda kendinizi mutlaka ödüllendirin! (Çünkü 'ödül' denilen şey, bizler için bir tür yakıt işlevi görür. Ödül, sizi bir sonraki adım için hazırlar ve daha yüksek bir arzuyla çalışmanıza yardımcı olur.)
Temel kavramları çok iyi öğrenin... Tıpkı bir bina gibi düşünün; temel kavramları bilmeden, üzerine hiçbir şey inşa edemezsiniz! Ve en basit bir konuda dahi çelme yiyerek yerle yeksan olabilirsiniz. (Şu soruyu ne çok sormuşuzdur kendimize: Nasıl yanlış yaptım bunu? Çünkü ya konu, ya da dikkat yönünden ciddi bir eksikliğimiz söz konusu. Bunu gidermenin en iyi yolu ise daima sakin kalabilmek. Anlayarak okumak ve konsantre olabilmek.)
Ders çalışırken kilit noktalara dikkat edin... Sizi zorlayan, karşınıza her çıktığında yanlış yaptığınız yerleri renkli kalem ile çizin. (Renkler beyninizi uyaracak, dikkatinizi toplamanıza yardımcı olacaktır.)
Bol bol tekrar yapın... Birçok bilim insanı yeni çalışmalar ortaya koyabilmek için sürekli eski bilgilerini tekrar etmekte ve bu sayede de beynini zinde tutmaktadır.
Çalışma odanızda asla televizyon, cep telefonu, radyo vb. cihazlar bulundurmayın... Çünkü teknolojinin faydaları kadar, zararları da mevcuttur! Örneğin vaktimizi çalar, örneğin tembelliğe iter, örneğin herhangi bir konuda konsantre olabilmemizi engeller vs.